Doğu Perinçek:

Beijing’ten Dünya Partileri Yüksek Düzey Diyalog Toplantısı’ndan selamlar

Siz bu satırları okurken, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkan Yardımcısı Yunus Soner Çin Halk Cumhuriyetinin başkenti Beijing’te olacağız. Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkanımız E. Tüma. Soner Polat da engin birikimiyle bu toplantıya sunacağımız görüşlerin oluşturulmasına katıldı.

 

Çin Komünist Partisi’nin Dünya Siyasal Partileriyle Yüksek Düzey Diyalog Toplantısı’na katılmak için geldik Çin başkentine.

 

Buluşma 30 Kasım-3 Aralık tarihinde dört gün sürecek. Türkiye’den iki Siyasal Parti çağrıldı. Vatan Partisi ve Ak Parti.

 

Bu Dünya Partileri Diyaloğu, Çin Komünist Partisi açısından yeni bir durum, yepyeni bir atak anlamına geliyor. Bu uluslararası toplantı, ÇKP’nin geçen ay toplanan 19. Millî Kongresi’nde alınan kararların uluslararası pratiğe nasıl yansıyacağı konusunda ipucu veriyor.

 

 

ÇKP’NİN ULUSLARARASI DERSLERİ

 

Çin Devriminin önderi Mao Zedung’nun Komünist Enternasyonal tecrübesinden çıkardığı tarihsel önemde bir ders var. Enternasyonal örgütlenme, iktidarda bulunun partilerin dayatmalarına zemin yarattığı için, olumsuz bir tecrübe olarak görülüyor. Sovyetler Birliği Komünist Partisi’nin Çin Devrimine Çin gerçeğine dayanmayan müdahaleleri nedeniyle çok büyük hatalar yapılmış, büyük kayıplar verilmiş. Bu nedenle Çin Komünist Partisi, ilke olarak Dünya partilerini toplamaktan hep sakınmıştır. Çeşitli ülkelerin partileriyle ikili görüşmeler yapar ve bu görüşmelerde ağabey parti anlayışından uzak durmaya özen gösterir.

 

Bu saptamayı kendi tecrübelerimize dayanarak yapıyoruz. 1975 yılından başlayarak 1977, 1992, 1996, 2000, 2004, 2008, 2015, 2016 yıllarında ve şimdi bu yıl Çin’e12 kez resmî ziyarette bulundum. Çin’in en yüksek düzeydeki liderleriyle görüşmelerde bulundum. Benim dışımda Vatan Partisi’nin yöneticisi olan arkadaşlarımız da Çin ziyaretleri yaptılar. Ayrıca Türkiye’de de ÇKP yöneticileriyle görüş alış verişlerimiz oldu. Bütün bu tecrübelerde şunu gördük: ÇKP, bizimle ilişkilerde bırakalım yol göstermeyi, herhangi bir telkinde bulunmamaya özen göstermiştir. Kendi tecrübelerini aktarırken, “Bu bizim tecrübemizdir. Türkiye gerçeklerine göre program ve siyasetlerinizi belirlemeye dikkat ettiğiniz için, sizin bu tutumunuz örnek alınacak değerdedir.”

 

İki gün sonra 30 Kasım günü başlayacak Dünya Siyasal Partileri Diyaloğunun Dünya partilerine yön verme girişimi olacağına olasılık tanımıyorum. Ama Çin yöneticilerinin kurulmakta olan yeni dünyayı anlamak için uluslararası çapta bir görüş alış verişine gerek duyduğu söylenebilir. Kuşkusuz dünya koşulları, Çin’in Yeni Dünya’nın kuruluşuna daha atak katkılarda bulunması için bugün daha elverişlidir. ABD’nin yenilgileri, bağımsızlık ve refah isteyen bütün ülkeler için uygun zemin oluşturuyor.