Mehmet Akkaya: Karayolu işçisinden utanın!

“Bir musibet bin nasihatten evladır” derler ya! Kamu kurumlarının önemi de, zor zamanlarda daha iyi anlaşılır. Bütün Marmara kar altında. Hemen her şey aksadı. Yüzlerce toplantı ertelendi, yüzlerce buluşma iptal edildi. Belediyeler yetmedi, yetemedi. Şehirlerarası yollarda akış aksamadı bir tek. Neden mi? Kamu vardı orada çünkü. 67 yıllık tecrübe, toplum yararı bilinci vardı. Para hesabı yoktu, aç gözlülük yoktu. Milletin sinesine küfür edenlerin denetiminde değildi çünkü oralar.

 

Hani yıkılmak istenen, 103 Bölge Şefliği kapatılan hani...

 

İşlerinin büyük kısmı taşeronlara verilen, hani lime lime edilmek için uğraşılan hani... İşçisinin yıllar yılı kuruma ve ülkeye sahip çıkmak için çabaladığı yer.

 

Türkiye Cumhuriyeti Karayolları’ndan bahsediyorum. Cumhuriyet ve kamu düşmanlarının, adındaki Türkiye Cumhuriyeti kelimelerini de söktüğü kurumdan bahsediyorum. TC’si sökülse de, iğdiş edilip taşerona verilmeyen yer kalmasa da, kamu zihniyetinin, tecrübesinin, halk için çalışma kültürünün sökülüp atılamadığı yerden...

 

3 yıl önce bugün, 11 Ocak 2015’te, Türkiye bir mücadeleye tanık olmuştu; “Çıplak ayakların yürüyüşü”... Karayolları’nın Ankara’daki taşeron işçilerinden 24’ü düştüler yola. Pankartlarında “Kız istedik vermediler, senin KADRON yok dediler” yazıyordu. Sıcaklık -7, ayaklar çıplak, bedenler çıplaktı. Ardından Yol-İş Bursa Şubesi, ardından diğerleri... Karayolu taşeron işçilerinin çıplak ayaklı yürüyüşü, yayıldı kısa zamanda.

 

2017’ye girilen ilk günlerde, kar yolları kestiğinde, aralarındaki iletişime tanık oldum bu çıplak ayaklıların. Söz onların şimdi...

 

***

 

Şaban Çekil - İstanbul, Sakarya, Bolu’da kar yağışı var mı?

 

Kemal Palabıyık - Gerede’de yok.

 

Zekai Gökdemir - Bolu’da şu an yok.

 

Özay Atalay - Bolu’da yok başkanım.

 

Burak Seda Bayram - Abi Kaynaşlı’da hava 12’den 4’e düştü. Soğuk geldi, yağış henüz yok. Hazırız abi.

 

İsmail Duran - Karayolcular kar mücadele için 24 saat hazırdır, yağan kar olsun.

 

Kadir Akman - Tünel’de yok.

 

Burhan Boyacı - Kar yağışı berekettir. Çiftçinin bereketi.

 

Ertuğrul Saltuk - Bal Tekir işletmede yağan yoğun kar yağışı nedeniyle arabaları park ettiğimiz hangar çöktü. Tesellimiz, arkadaşlar zarar görmedi. Araçlarımız hasarlı. Onlar da bizim ekmek teknemiz, üzgünüz. Devletimiz güçlüdür. Cana gelmesin yeter ki.

 

Kemal Zobu- Cankurtaran’da yok abi.

 

Ayhan Karaefe - İstanbul’da var. Abi ben Ankara’dayım. Arkadaşlar foto paylaşıyor.

 

Semsi Uyunç - Kaynaşlı’da denize girmeye hazırlanıyoruz başkanım.

 

Barış Çelik - Sakarya’da yeni başladı.

 

Ökkeş Kaya - Gaziantep, Osmaniye, şu an yok.

 

Çağatay Cebar - Bolu’da şu anda yok.

 

Ömer Tunca - Manisa şu an yağışlı. Gece yarısı bekleniyor, Demirci ilçe.

 

Yılmaz Öngüner - Artvin Cankurtaran’da hava güzel. Şaban Çekil başkanım sana da hayırlı geceler dilerim.

 

İmran Harputluoğulları - İstanbul’da çok yağıyor dayıcığım.

 

Ferdi Esra - İstanbul’dan geliyor kar yağışı. Gece yarısından itibaren, Bolu ve çevre illere ulaşır diye tahmin ediyoruz.

 

Kadir Kahraman - Manisa’da başladı başkan.

 

Cemil Elmas - Başkan İstanbul’da başladı kar yağmaya. Şehitler Köprüsü’nden selamlar. Şu an sıkıntı yok. Ana arterlerde sürekli müdahale ediyoruz. Eyvallah başkan, sağolun. Herkese kolay gelsin.

 

Osman Kalay - Düzce’de son durum bu, yağış yok.

 

Mehmet Turan - Bolu’da yağış yok.

 

Zafer Kilitci - Bolu dağından selamlar. Burada yağış yok başkan.

 

Adem Yörük - 155. Şube Devrek’te hava harika.

 

TCK İlker Berber - Sakarya’da şu anlık yağmur yağıyor bekliyoruz. Bakımevlerinde dört gözle :)

 

Ersin Sunman - Sakarya’da henüz yok.

 

Avcı Murat - Bolu Dağı’nda yoğun sis...

 

Mehmet Bayır - Sakarya’da başladı.

 

Özcan Özkan - Bolu Tüneli’nden selamlar, kar hafiften yağmaya başladı.

 

Zekai Gökdemir - Bolu’da kar başladı.

 

Şaban Çekil - Hepinize kolay gelsin arkadaşlar.

 

***

 

Bütün bu görüşme, 10 dakikada olmuştu. Hayranlıkla izledim.

 

Hâlâ bu kurumların ırzına geçmeye çalışıp, verilmemiş yeri de taşerona vermeye çalışan, “satılmamış kurum var mı” diye bakanlar, kamu işçisinin topluma ve göreve bağlılığına, eğitim ve örgütlenme seviyesine bakar da utanır diye yayınladım.

 

Utanırlar mı acep?