Köşe Yazıları Yorumsuz - 3 Kasım 2020 Salı

3 KASIM 2020, SALI

KÖŞE YAZILARI

 

 

1-Salih Tuna-Sabah
“Bana ne Amerika’dan”

Gladyo'nun ellerini kelepçelediği Org. Başbuğ bile ABD'ye hâlâ sadra şifa tek kelime etmedi.
Üstelik, "Kozmik Oda"ya baskının ABD'den gelen ihbarla başladığını en az hedefteki Albay Erkan Yılmaz Büyükköprü kadar bildiği halde.Şükür ki şükür...
Balyoz kumpası mağduru amirallerimizden (nurlar içinde yatsın) Soner Polat gibi ABD emperyalizmine karşı net tavrını ortaya koyan askerlerimiz de var."ABD ne der?" konusunda siyasetçilerimiz de Evren'den pek farklı değildir...Muhalefetin (zıpçıktı partilerin başındaki Babacan ve Davutoğlu dahil) FETÖ dolayımında dahi olsa ABD'ye tek laf ettiğini duydunuz mu? Merhum Erbakan'ın 25.12.1991'de Meclis'te yaptığı efsane konuşmayı hatırlamanın tam vaktidir: "Efendim, Amerika'nın hoşuna gitmezmiş, bana ne Amerika'dan, bana ne Amerika'dan! Amerika mı bizi yönetecek?.. "İşin garibi, Davutoğlu bu konuşmayı bile yıllar sonra Erbakan belgeselinde "Bana ne derken umursamazlık anlamında değil" yollu tevil etmişti.
ABD Erbakan'ın kime neyi söylediğini gayet iyi biliyordu.
Zaten bu yüzden Erbakan devrilince sevinenler, Davutoğlu atandığı görevden istifa edince, "Ankara'daki adamımızı kaybettik" dediler.
Müstağrip aydınlar da "S-400'lerin fişini bile takamazlar" derken Cumhurbaşkanı Erdoğan S-400'lerin testinin yapıldığını doğrulayarak, "ABD'ye soracak değiliz" demişti.
Gündelik tartışmalar büyük resmi görmemize engel olmasın: Kavga "ABD ne der?" diyenlerle "Bana ne Amerika'dan" diyenler arasındadır.
Balyoz kumpası mağduru amirallerimizden (nurlar içinde yatsın) Soner Polat gibi ABD emperyalizmine karşı net tavrını ortaya koyan askerlerimiz de var."ABD ne der?" konusunda siyasetçilerimiz de Evren'den pek farklı değildir...Muhalefetin (zıpçıktı partilerin başındaki Babacan ve Davutoğlu dahil) FETÖ dolayımında dahi olsa ABD'ye tek laf ettiğini duydunuz mu? Merhum Erbakan'ın 25.12.1991'de Meclis'te yaptığı efsane konuşmayı hatırlamanın tam vaktidir: "Efendim, Amerika'nın hoşuna gitmezmiş, bana ne Amerika'dan, bana ne Amerika'dan! Amerika mı bizi yönetecek?.. "İşin garibi, Davutoğlu bu konuşmayı bile yıllar sonra Erbakan belgeselinde "Bana ne derken umursamazlık anlamında değil" yollu tevil etmişti.
ABD Erbakan'ın kime neyi söylediğini gayet iyi biliyordu.
Zaten bu yüzden Erbakan devrilince sevinenler, Davutoğlu atandığı görevden istifa edince, "Ankara'daki adamımızı kaybettik" dediler.
Müstağrip aydınlar da "S-400'lerin fişini bile takamazlar" derken Cumhurbaşkanı Erdoğan S-400'lerin testinin yapıldığını doğrulayarak, "ABD'ye soracak değiliz" demişti.
Gündelik tartışmalar büyük resmi görmemize engel olmasın: Kavga "ABD ne der?" diyenlerle "Bana ne Amerika'dan" diyenler arasındadır.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/salih-tuna/2020/11/03/bana-ne-amerikadan

2-Abdurrahman Yıldırım-Habertürk
“Yüksek Kur ve faize rağmen son çeyreğe yüksek dalış”

Bu gelişmelere karşılık Türk Lirası’ndaki değer kaybı girdi maliyetlerini artırıyor. Şirketler de nihai ürünlerine bu artışı yansıtıyor.
-Nitekim ekim ayında 10 sektörden 7’inde girdi maliyetleri enflasyonu eylül ayına göre daha yüksek oranda gerçekleşti. Son iki yılın en belirgin artışının ekimde yaşandığı kaydedildi.
-En düşük enflasyon ise talepteki azalmaya bağlı olarak giyim ve deri ürünlerinde kaydedildi.
https://www.haberturk.com/yazarlar/abdurrahman-yildirim-1018/2856847-yuksek-kur-ve-faize-ragmen-son-ceyrege-yuksek-dalis

 

3-İbrahim Karagül-YeniŞafak
“Trump kazanırsa ne olur Biden kazanırsa ne olur”

Hesapları, açık ettikleri bu. Ellerinde başka hiçbir siyasi plan, proje, Türkiye’ye değer katacak söz ve program yok. Bu tam bir çöküş, tam bir tükeniştir. 15 Temmuz’da askeri yoldan darbeye giriştiler. Şimdi de Biden seçilirse siyasi darbe mi yapacaklar?Çok yazık. O zaman biz de, Biden’ın adaylığı ile Türkiye içindeki muhalefeti dizaynedenler aynı proje diyeceğiz. O zaman, Türkiye’deki siyasi muhalefetin ABD’de kurgulandığını söyleyeceğiz. Biden’ın “Türkiye’yi durdurma” teziyle içeridekiler de “Türkiye’yi durdurmak için tek çatı altında toplandı” diyeceğiz.Biden kazanamazsa ne olacak? Hangi siyasi tezle ayakta duracaklar? Hangi umutla, kimlerden yardım isteyecekler? Dünya onların durduğu yerde durmuyor. Büyük değişim hepsini şaşırtmaya devam eder. Fena açığa düşebilirler.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/ibrahimkaragul/trump-kazanirsa-ne-olur-biden-kazanirsa-ne-olur-biden-erdogani-mi-devirecek-bizimkiler-heyecanla-bekliyor-2056684

4-İbrahim Kiras-Karar
“Seçimden sonra Türkiye-ABD ilişkilerinde ne bekleyelim”

Dolayısıyla kişisel ilişkilerden ülke olarak pek bir fayda gördüğümüzü söyleyecek durumda da değiliz. Biden kazanırsa belki onunla da benzer şekilde kişisel ilişki geliştirilebilir. Gerçekleşmesi çok düşük bir ihtimal olması bir yana bu senaryonun da iki ülke arasındaki problemlerin çözümüne ilişkin ele avuca gelir bir ümit sunmadığı ortada. Hatta seçimi yeniden Trump’ın kazanması durumunda bugünkü “kişisel” ilişkilerin devam etmesinin garantisi de yok. Belki bakarsınız Trump ikinci döneminde farklı bir tutum alır bize karşı.
“Kim gelirse gelsin bir şey değişmez” mi diyorum? Tam olarak değil. Değişen şeyler olur elbette. Tarihte de örnekleri var bunun. En basitinden, Demokrat başkanlarla Cumhuriyetçi başkanların Türkiye’ye yaklaşımları aynı olmuyor. Ancak önemli olan bizim dış politikada neyi temel aldığımız ve bu bağlamda nasıl bir yolla sorunlarımızı çözmeye ve milli çıkarlarımızı gerçekleştirmeye yöneleceğimiz. Bunların yanında Beyaz Saray’da kimin oturduğu çok küçük bir detay hükmünde.
https://www.karar.com/yazarlar/ibrahim-kiras/secimden-sonra-turkiye-abd-iliskilerinde-ne-bekleyelim-1587585

 

5-Akif Beki-Karar
“Sorumlusu yine deprem silahı mı”

Gazete Duvar, İBB’ye bağlı İstanbul Kitapçısında Avesta, Wardoz, Lis gibi Kürtçe yayınevlerine ‘hassasiyet’ gerekçesiyle yer verilmediğini duyurdu. Neyse ki saatler içinde yanlışlık düzeltildi. Avesta Yayınlarının sahibi Abdullah Keskin, kitaplarının siteye yüklendiğini paylaştı da rahatladık. Yasal sorun içeren yayınlar sakıncalıya ayrılacaksa, bu İBB’nin değil yargının işi. İSMEK’te Kürtçe kursu başlatan İmamoğlu, gözü korkutulunca İBB faaliyetlerine Kürtçe yasağı mı getirecekti? Pabuç bırakmayan İBB ve Kültür A.Ş.’yi kutlarım.
https://www.karar.com/yazarlar/akif-beki/sorumlusu-yine-deprem-silahi-mi-1587591

 

6-Aytunç Erkin-Sözcü
“Başbuğ: Kozmik oda olayında Servet Paşa beni çok yanılttı”

İlker Başbuğ bunları dinleyince Albay Büyükköprü'ye şu cümleleri kurdu: “Benim bunların hiçbirinden haberim yok. Servet Paşa bunların hiçbirinden bana bahsetmedi. Ben görevi verdikten sonra üzerinden çok uzun zaman geçti. Çok mu önemliydi bu şartlarda takip etmek, böyle saçma şey olabilir mi?”PEKİN PAŞA ANLATINCA Büyükköprü, Genelkurmay Başkanı Başbuğ'a şu yanıtı verir:“Komutanım, bana inanmıyorsanız ismi geçen şahısların hepsi hayatta, kendilerine sorabilirsiniz, zaten bizlerin HTS4 kayıtlarını ve araç kiralama kayıtlarını incelerseniz anlattıklarımın doğruluğunu siz de göreceksiniz.”Ve Kozmik Oda baskınının gizli kalmış cümlesi Başbuğ'dan gelir:“… Zaten dönem Servet beni çok yanılttı, neler olduğunu anlamakta bile güçlük çektim, biliyorsun en sonunda İsmail Hakkı Paşa'yı gönderdim, sizi dinleyip geldi, bana anlattı, olayı ancak o zaman anlayabildim. Ama şimdi sen de diyeceksin ki komutanım öyle diyorsunuz ama siz de Servet Paşa'yı orgeneral yaptınız. Evet, doğru, orgeneral yaptık ama o
dönemde 5 yıl Özel Kuvvetler Komutanlığı yapmış birini terfi ettirmemek olmazdı.”
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/aytunc-erkin/basbug-kozmik-oda-olayinda-servet-pasa-beni-cok-yaniltti-6109192/