Köşe Yazıları Yorumsuz - 2 Kasım 2020 Pazartesi

2 KASIM 2020, PAZARTESİ
KÖŞE YAZILARI

 

 

1-Nedim Şener-Hürriyet
“Dijital kötülük kol geziyor”

Rakamlara baktığımızda, provokasyon amacıyla paylaşım yapanların sayıları çok büyük değil. Ancak bu şer odaklarının etkisini, bu mesajları paylaşanlar, beğenip retweet edenler büyütüyor.Provokatör kelime anlamı ile “kışkırtmacı” demektir. Mesele onların kurbanı olmamaktan geçiyor. Ancak provokatörler şunu çok iyi biliyorlar: Her yalanın bir müşterisi vardır yeter ki işine yarasın. Siz siz olun, yalanın, provokasyonun müşterisi olmayın. HER türlü medya, bilgi alışverişi için kullanılır ancak birileri bu alanı provokasyon, yalan, hakaret amacıyla kullanıyor. Elbette hukuk içinde bununla mücadele ediliyor. Nitekim Siber Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanlığı sadece Ağustos ayında 4 bin 566 hesap hakkında inceleme yaptı, savcılıklar 1744 hesap hakkında adli işlem gerçekleştirdi. Eylül ayında ise 6 bin 743 hesap hakkında inceleme yapıldı ve tespit edilen 2 bin 762 kişi hakkında da adli işlem gerçekleştirildi.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/nedim-sener/dijital-kotuluk-kol-geziyor-41651681

 

2-Kerem Alkin-Sabah
“Gözetleyen kapitalizme hazır mıyız”

Hangi fotoğrafa, hangi videoya, hangi konuya neden ve ne kadar vakit ayırdığınızın farkındalar. Günlük hareketlerimizi algoritmalar ve yapay zekayla matematiksel modele dönüştürüp, tüm bilginin içine reklam verenlerin ürünlerini aralara serpiştiriyorlar. Psikolojide kullanılan 'ikna etme' metotlarını teknolojiye uyarlayarak; sosyal medya ve dijital platformlar için yenirden programlıyor ve modelliyorlar. İnsanın psikolojisinden nasıl yararlanacaklarını geliştiren mühendisleri çalıştırıyorlar. İnternetteki herkes, hepimiz aslında bir 'dijital kobay' gibiyiz.Bizleri araç bazlı teknoloji kullanan tüketiciden, bağımlılık ve manipülasyon bazlı teknoloji kullanan tüketiciye dönüştürmeye çalışıyorlar. Tüm dijital teknoloji ekosistemindeki paydaşlar, artık araç bazlı işlerden manipülasyon ve bağımlılığa bağlı süreç ve araştırmalara yoğunlaştılar. Bu amaçla da, insanların başkalarıyla bağlantı kurma ihtiyacını kullanıyorlar. İnsanoğlu ise, henüz 5 dakikada ve/veya 10 bin kişinin onay veya yorum veya eleştirisini kaldırabilecek kadar evrimleşmedi. Bu nedenle, 10-14 yaş grubu çocuklarda ve gençlerde, sosyal medya yaygınlaştığından bu yana 3'e katlanmış bir intihar vakası var. Z ve Alfa kuşağı kuşatma altında.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/kerem-alkin/2020/11/02/gozetleyen-kapitalizme-hazir-miyiz

 

3-Abdurrahman Yıldırım-Habertürk
“Seçimden kaos çıkmasın da kim çıkarsa çıksın”

Peki bu işin hiç mi karanlık yüzü yok? Var, o da seçimlerin hemen sonuçlanmamasıdır. Haftaları alan süreyle itirazların olması, oyların yeniden sayılması, işin Anayasa Mahkemesi’ne gitmesi sonucun resmileşmesini uzatır da uzatır. Bu durum geçici olsa da, sokaklarda hareketlere ve piyasalarda kaosa yol açabilir.
Çünkü biliyoruz ki, ABD’de kutuplaşma eğilimi çok yüksek, sokak gösterileri ve yağmalamaları oluyor ve silahlanma eğilimi arttı. Seçime hazırlık diye dükkan ve işyerlerinin kapatılmaları öne çıkıyor.-Her iki taraf da kendi zaferinden emin. Trump zaten önceden posta yoluyla kullanılan oylarda hile veya yanlışlık yapıldığını savunuyor. Anketlere göre geriden gelen de Trump. Ancak ülke genelinde daha az oy alarak da başkan olunabiliyor. Tıpkı 2016 seçimlerinde Trump’ın kazanmasında olduğu gibi. Dolayısıyla kim kazanacaksa yine kıl payı veya 2016 yılındaki gibi kazanacak.-İşte korkulan tablo da seçimin uzamasında ve bu dönemde yaşanabileceklerde yatıyor. Nitekim finansal piyasalar son dönemde böyle bir belirsizliği bir ölçüde fiyatladı da.
https://www.haberturk.com/yazarlar/abdurrahman-yildirim-1018/2855665-secimden-kaos-cikmasin-da-kim-cikarsa-ciksin-yarar

4-Aytunç Erkin-Sözcü
“Kozmik baskın ABD den gelen ihbarla başladı”

Arınç'a suikast iddiasıyla gözaltına alınan Albay Büyükköprü, SÖZCÜ'ye konuştu…25 Şubat 2009'da İstanbul Emniyeti'ne e-posta gider. Bir uzman çavuş, “Ergenekon uzantısı bir yapıyı” ihbar eder. Bu e-posta ile devletin Kozmik Oda'sına girilir. Yıllar sonra ihbarın ABD'den yapıldığı ortaya çıkar
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/aytunc-erkin/kozmik-baskin-abdden-gelen-ihbarla-basladi-6107719/

 

5-Mehmet Ali Güller-Cumhuriyet
“Trump mı Biden mı?”

Dolayısıyla Trump ya da Biden’ın kazanması, bu özetlediğimiz “karma stratejisi” açısından büyük değişiklik göstermeyecek. Ancak Biden’ın yangın çıkarılmış bölgelerde közü yeniden harlamaya çalışması muhtemeldir. İşte Türkiye’yi esas ilgilendiren de budur. Kişisel olarak Erdoğan’ın Trump’ı tercih ettiği ortada. Zira ikisinin politika yapma yöntemi birbirine benziyor; ülkelerini şirket gibi görüp, işadamı olarak yönetiyorlar. Dolayısıyla daha iyi frekans kuruyorlar. Halkbank’tan Rahip Brunson’a, hatta Suriye’de PYD’yi doğrudan hedef alan operasyonun frenlenmesine kadar pek çok konuda, iki işadamı olarak pazarlık yaptılar.Dolayısıyla Biden’ın kazanması, Türkiye üzerindeki Amerikan basıncını biraz daha artırabilecektir. Ancak son tahlilde Washington açısından durum şudur: İster yeniden Trump kazansın isterse Biden; ABD her koşulda Türkiye’yi “kaybetmemek” için çaba göstermeye devam edecektir. Emperyalist ABD, Türkiye gibi bir ülkeyi S-400 ya da Astana Platformu’nun varlığı gibi nedenlerle tümden karşısına almayacak. S-400 vb. konuları Trump döneminde yaptığı gibi “geciktirmeye” zorlayacak. Türk-Rus işbirliğini sabote edebilmek için de Suriye’den Libya’ya çeşitli alanlarda fırsatlar kollayacak.
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/mehmet-ali-guller/trump-mi-biden-mi-1787753

 

6-Gülümser Heper-Veryansın
“Soner Yalçın ne yapmaya çalışıyor? Aydın sorumluluğu mu parti teorisyenliği mi”

Yine gelelim memlekete! Kara yazgılı memlekete! Memleket AKP hükümetinin ekonomik yıkımın altında kaldı. Kalacağı belliydi ve kaldı. Yeni bir lider ve yeni bir misyon gerekiyor. Cumhuriyet’in fikri külliyatına dönmek gerekiyor. Aynen Soner Yalçın’ın dediği gibi!Ama nasıl ve kimle?Soner Yalçın’a göre bugünün CHP yönetimiyle ve özellikle İMAMOĞLU ile… Neden? Kemal Kılıçdaroğlu yeni yüzyılın deklerasyonunu yazmış. İmamoğlu da çizgisini bu yöne kaydırmış.Kim geçmişte Cumhuriyet’e ve Atatürk’e dil uzatmış tartışmalarına girmeyeceğim. Zira herkes biliyor! Ancak bu tartışmalar çıkmaz sokak! Git başa, dön sona! Bir şey çıkmaz!
https://www.veryansintv.com/soner-yalcin-ne-yapmaya-calisiyor-aydin-sorumlulugu-mu-parti-teorisyenligi-mi