Köşe Yazıları Yorumsuz - 17 Kasım 2020 Salı

17 KASIM 2020, SALI

KÖŞE YAZILARI

 

 

1-Ahmet Hakan-Hürriyet
“Ekrem İmamoğlu’na Kanal İstanbul incelemesi-kitabın ortasından”

- Kanal İstanbul’a karşı çıktı diye Ekrem İmamoğlu hakkında bir soruşturma açılmamış.

- Kanal İstanbul karşıtı pankartları, kamu kaynaklarını kullanarak astı diye inceleme başlatılmış.Ama durun bir dakika! Gerçeğin öyle değil de böyle olması fark eder mi?

Benim açımdan pek fark etmez. Kitabın ortasından konuşacağım:Bu inceleme...Tezi acayip tartışmalı, Anayasal yorumu müthiş sorunlu, gerekçesi ise süper kuvvetsiz olan bir incelemedir.Bu inceleme...Son günlerde bizzat Cumhurbaşkanı tarafından dile getirilen “hukukta reform” sözü ile çelişen bir incelemedir. Bu inceleme...İmamoğlu yönetimine birkaç afişle yapmaları mümkün olmayan propagandanın bin katını yapmaları için enfes bir imkân sunmuştur.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ahmet-hakan/ekrem-imamogluna-kanal-istanbul-incelemesi-hakkinda-kitabin-ortasindan-41664243

 

2-Hasan Basri Yalçın-Sabah
“Türkiye’nin görev güçleri”

Rusya gibi devletle burun buruna olmak hiç arzu edebileceğimiz bir durum değil. Bu tür ilişkiler içinde ciddi riskler barındırabilir. Ama arzu etsek de etmesek de bazı zorunluluklar çerçevesinde pozisyon almak zorundayız. Rusya ile aramızdaki bunca kritik meseleyi tek bir adımda çözmenin imkanı yok. Ruslar da bunun farkında. Ne Suriye'de ne Libya'da Türkiye'yi resmin dışına itemediklerini gördüler. Şimdi aynı durum Azerbaycan'da bu nedenle ortaya çıktı. Rusya bir şekilde Türkiye'nin varlığına razı olmak durumunda kalıyor. Aynı gerçekçiliği bizim de göstermemiz gerek.
Bu tür durumlarda hesap gelecek adına yapılır. Taraflar birbirlerini tek başına dışlayamadıkları zaman hazırlıklarını yapıp gelecek bir fırsat dönemini bekleyebilir. O dönem geldiğinde ayakta kalabilen kazançlı çıkar. Bunlar geleceğe yapılan yatırımlardır.
Bir de şu açıdan düşünün. Biden aklı başında bir dış politika ve güvenlik stratejisi izleyecekse Rusya ile çeşitli alanlarda çekişmelere gireceğini öngörebiliriz. Biden hangi konuya el atarsa Türkiye ile karşılaşacak. Rusya ile çekişecek olursa Türkiye'den daha güçlü bir ortak bulabileceğini düşünmüyorum. Eğer tuhaf saplantılara teslim olmazsa yeni gelen Amerikan hükümeti için Türkiye çok iyi bir seçenek. Tabii ne kadar mantıklı davranacakları ise apayrı bir tartışma konusu. O bakımdan çok umutlu değilim. Yeni yönetimdeki Türkiye karşıtlarının saplantıları, Amerika'nın yaşadığı kaotik durum ve Biden'ın yetersizlik ihtimalleri nedeniyle bu seçeneği değerlendirmede sorunlar çıkabilir. İzleyip göreceğiz. Türkiye her türlü mantıklı ortaklığa açıktır. Bakalım Amerika aynı esnekliği gösterebilecek mi?
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/hasan-basri-yalcin/2020/11/17/turkiyenin-gorev-gucleri

 

3-Dilek Güngör-Sabah
“1 Haftada 500 milyarlık katkı”

Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz hafta ekonomide yeni dönemin şifrelerini verdiği mesajları sonrasında Türk varlıklarına olan yabancı ilgisi rekor seviyelere ulaştı. Rekor yabancı girişinin yaşandığı Borsa İstanbul'da endeks tarihinin en yüksek seviyelerine yükselirken, işlem hacminde de her gün yeni bir rekor kırılıyor. Borsadaki yükselişle birlikte kur ve faizdeki düşüş ekonomiye 1 haftalık pozitif etkisi yaklaşık 500 milyar lira oldu

https://www.sabah.com.tr/yazarlar/dilek-gungor/2020/11/17/1-haftada-500-milyarlik-katki

 

4-Burhanettin Duran-Sabah

“Reform seferberliğinden rahatsız olanlar”

Sosyal medya üzerinden aldığım tepkilerden "reform seferberliğinden" en fazla DEVA ve Gelecek Partililer'in rahatsız olduğunu gözlemledim. Tepkilerinden Erdoğan'ı ailesi üzerinden eleştiren bu yeni partilerin ekonomi yönetiminde yapılan değişiklikler sonucu "siyaset zeminlerinin kayması" korkusu taşıdıklarını gördüm.
AK Parti'den bekledikleri oyu alamayacakları gibi, mevcut hallerini de koruyamama endişesinde olduklarını hissettim.
DEVA Genel Başkanı Babacan'ın bu endişelerle tonunu yükselttiği eleştirisini daha da sertleştireceğini tahmin ediyorum. Daha önce de birçok yazımda AK Parti'nin gerek dönemin ihtiyaçlarını gerekse uyguladığı politikaların olumsuz sonuçlarını göz önüne alarak dönüştüğünü anlattım.
Değişim/reform ile mücadeleyi/direnmeyi bir arada yürüten bir siyaset izlediğini söyledim.
Özellikle 2013'ten günümüze yaşanan bölgesel ve küresel türbülansa cevap vermek için güvenlik politikalarının öne geçtiğini de biliyoruz. Bu dönemdeki DEAŞ, FETÖ ve PKK terörü ile nasıl mücadele edilebilirdi? Suriye operasyonları ve dış politikadaki askeri aktivizm nasıl sağlanabilirdi?
Dış politikadaki türbülans bir kenara, sadece terörle mücadelenin (FETÖ, PKK ve 15 Temmuz yargılamalarının) bile maliyetinin olacağı açıktır.Trump döneminin kaotik boyutunu da bu resme ekleyin.
Türkiye'nin son yedi yılda yaşadıklarını "otoriterleşme" ile açıklayan "liberal" söylem ülkemizin şartlarını ve coğrafyasını anlamaktan uzaktır.
Hakkaniyetli karşılaştırma yapmamaktadır.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/duran/2020/11/17/reform-seferberliginden-rahatsiz-olanlar

 

5-Abdurrahman Yıldırım-Habertürk
“Kamu piyasalarla faiz dansına kalkmaz”

İşte burada geliyoruz ekonomiye yapılan aşının tutup tutmayacağına. Merkez Bankası Başkanı’nın görevden alınmasıyla başlayıp Hazine Maliye Bakanı’nın istifasıyla süren ekonomideyönetim değişikliği aşısının tutup tutmayacağı bu açıdan belirleyici olacak.
-Çünkü bizim zamanımız kalmadı. Ekonomiye yaptığımız aşının dünyadan gelecek aşıyı beklemeye tahammülü yok, bir an önce tutması ve sonuç vermesi lazım.
-Bu açıdan ilk test perşembe günü TCMB’nin faiz kararı ile önümüze gelecek. Faiz bariyerini piyasalar giderek yükseltiyordu. Sonuçta ilk hamlede bariyere çarpıp düşmek de mümkün.
-Neyse ki faiz artırım yarışında bu haftadan itibaren frene basıyoruz gibi. Beklentiler dizginlenme eğilimine girdi. Bu da yaşanabilecek dalga boyu açısından iyi gelişme
https://www.haberturk.com/yazarlar/abdurrahman-yildirim-1018/2872576-kamu-piyasalarla-faiz-dansina-kalkmaz

 

6-İsmail Kılıçarslan-YeniŞafak
“Kemalizmin açık yaraları”

Tuhaf, kavgayı sürdürmeye meyyal, değişip dönüşene, yeni dünyanın yeni diline uyum sağlayamamış, kaybetmiş, kaybetmeye devam etmeye de mecbur bir sosyolojik kitle artık Kamalistler. Doğu Perinçek, Yılmaz Özdil vd. sevimsiz ideologları dışında bir temsil güçleri de kalmış görünmüyor.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/ismailkilicarslan/kamalizmin-acik-yaralari-2056819

 

7-Yılmaz Özdil-Sözcü
“Biıntech ve Deniz Feneri”

Almanya bilim insanlarımıza, biz zekat hırsızlarımıza destek olduk.2008 yılından bu yana, Alman hükümeti ve Alman yatırım devleri, Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin şirketine teşvik verirken, sermaye verirken, en önemli tıp ödüllerini verirken… Bizim insanlarımız, bizim hükümetimiz tarafından “Almanya'nın bizi kıskandığına” inandırıldı.Dolayısıyla…Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin bulduğu aşının koronavirüsü halledeceğinden eminim ama, bu memleketin bünyesine bulaştırılan “körü körüne biat virüsü”ne çare olabilmesi imkansız maalesef.
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/yilmaz-ozdil/biontech-ve-deniz-feneri-6128422/

 

8-İbrahim Kiras-Karar
“Oradan buraya gelişimizin sebebi”

Yalnız ekonomiye değil, siyasi ve sosyal gelişme eğrisinin nereden nereye geldiğine de bakın. İçeride hukukun üstünlüğünü temin etme ve demokratikleşme yolunda atılan adımları, dışarıda Avrupa Birliği’ne adım atmak üzere olan, bölgesinde “model ülke” kabul edilen Türkiye imajını herkes hatırlıyor.  “Oradan buraya” gelişimizden en fazla şikayetçi olanlar ise doğal olarak “Eski AK Parti”nin kuruluşunda yer alıp hükümetlerinde görev alan kadro. Bu kişilerin ezici çoğunluğu bugün “Yeni AK Parti” saflarında değiller. Zaten “Yeni AK Parti” bu kadroların tasfiyesi sayesinde mevcudiyet kazanabildi. Ama şunu da unutmamak lazım: Oradan buraya geliş nihayetinde “Eski AK Parti”nin ürettiği siyasi kredi sayesinde gerçekleşebildiği için toplumun bugünkü yıkımın faturasını eski-yeni demeden kesmesi akla aykırı değil. Dolayısıyla “Eski AK Parti kadrolarının” bugün yeniden “Eski AK Parti vizyonuyla” toplumun önüne çıkmaları siyaseten hata olur. Buradan yeni bir yere gidilmez. 
https://www.karar.com/yazarlar/ibrahim-kiras/oradan-buraya-gelisimizin-sebebi-1587714