Köşe Yazıları Yorumsuz - 11 Kasım 2020 Çarşamba

11 KASIM 2020, ÇARŞAMBA
KÖŞE YAZILARI



1-Nedim Şener-Hürriyet
“Rusya’nın planı”

Gelişmeleri başından beri yakından izleyen Rusya’nın bölgesel gelişmelere tam anlamıyla ağırlığını koyduğu görülüyor. Anlaşmanın birçok maddesinde bu etki var.
3’üncü maddeye göre Dağlık Karabağ’daki cephe hattı ve Laçin koridoru boyunca, hafif silahlı bin 960 asker, 90 zırhlı personel taşıyıcı, 380 otomobil ve özel araçtan oluşan Rusya Federasyonu barış gücü konuşlandırılacak.Dağlık Karabağ ile Ermenistan’ın bağlantısının ve Azerbaycan Cumhuriyeti’nin batı bölgeleri ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasındaki ulaşımının güvenliği Rusya Federal Güvenlik Servisi’nin (FSB) Sınır Birimi organları tarafından gerçekleştirilecek.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/nedim-sener/rusyanin-plani-41659537

 

2-Salih Tuna-Sabah
“Biriyle 100 diğeriyle 200”

Hülasa edecek olursak, Paşinyan'ın mahut saldırısı Rusya ile Türkiye arasında fitneye değil, ilişkinin daha da kuvvetlenmesine neden oldu.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'in Türkiye ve Rusya'nın "ortak barış gücü" oluşturacağına dair açıklamasının Kremlin Sözcüsü Peskov tarafından doğrulanmaması, dahası, Türk askerinin bulundurulması hususunda henüz anlaşmaya varılmadığını söylemesi bu gerçeği değiştirmez.
Zira, Azerbaycan'ın zaferi aynı zamanda Türkiye'nin zaferidir.
Ve, Rusya da "barış gücü" altında (sonuç itibariyle) bu zaferi koruma görevini üstlenmiştir.
Bu aynı zamanda, Biden ABD Başkanı olduğunda öncelikle Rusya ile Türkiye'nin arasını açacağını söyleyenlere de güzel bir cevap olmuştur.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/salih-tuna/2020/11/11/biriyle-100-digeriyle-200

3-Kübra Par-Habertürk
“Berat Albayrak olayına birkaç küçük yorum”

Malum haber kanalları ve gazetelerin kafayı kuma gömmesine Cumhurbaşkanı da kızmış diye duydum. AK Parti Tanıtım Medya Başkanlığı’nın ve AK Parti’ye yakın medyanın birlikte sınıfta kalışının somut bir örneğiydi yaşananlar. Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan birkaç hafta önce yaptığı bir konuşmada 'Medyamız en modern alt yapıya sahip ama bizim sesimizi ve nefesimizi yansıtmıyor' diyerek bu iflası açıkça vurgulamıştı. Ekonomide yeni bir sayfa açılır mı bilmiyorum ama medyada açılması gerektiği kesin…
Siyaset ile aile mevhumunun iç içe geçmesinin ne kadar komplike durumlar yaratabileceğini iyice görmüş olduk. Başarılı olsa dahi hem görev alan hem görev veren zor durumda kalıyor. Belki de gelecekte bu konuda bir yasal düzenleme yapılarak bizden sonraki nesillerin bu tür krizler yaşamasının önüne geçilebilir.
https://www.haberturk.com/yazarlar/kubra-par-2561/2865940-berat-albayrak-olayina-dair-birkac-kucuk-yorum

 

4-Ergün Yıldırım-YeniŞafak
“Papa Eşcinsellik ve Katoliklik”

Katolikliğin ve Papanın eşcinselliği normalleştirmesi ve Tanrı’yı da bu işe bulaştırması katı olan her şeyin buharlaşmasını anlatıyor. Günah tarihinden ve günah pratiğinden kilisenin kurtulmak için günahı normalleştirmesidir. Tanrısını ve kitabını arzusuna istediği gibi uyduran bu bilinç hangi hakikati temsil edebilir? Hangi ahlakla var olabilir? O nedenle Tanrı’nın ebedi, ezeli, iyi ve mutlak doğru olarak algılanması çok önemli. Lezbiyene ve gay’e göre bile değişen bir Tanrı anlayışından ne çıkar? İnsanlaşan ve insanda da her biçime bürünen bir Tanrı bu.
Papa da, kilise de, Katoliklik de post-modern nihilizm, alkolizm, eşcinsellik içinde kayıplara karışarak buharlaşıyor. Katı günahkârlıktan çıkıyor, katı hazcı bir yola koyuluyor. Artık gay Papa bile yakında görebiliriz.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/ergunyildirim/papa-escinsellik-ve-katoliklik-2056762

 

5-Akif Beki-Karar
“İki istifanın cevapları arasındaki farkalr”

Soylu için "15 Temmuz darbe girişiminin hemen arkasından İçişleri Bakanlığı görevine getirilen" denmişti. "Sayın Süleyman Soylu, bugüne kadar başarılı çalışmalarıyla milletimizin takdirini kazanmıştır" diye devam edilmişti. Terörle mücadelede "Sayın Bakanımızın yürüttüğü kararlı mücadelenin büyük payı" dahil, hizmetleri bir bir sayılarak övülmüştü. Ancak ondan sonra "Sayın Bakanımız istifa talebini sayın Cumhurbaşkanımıza sunmuş, Cumhurbaşkanımız bu talebi uygun bulmadığını kendisine ifade etmiştir"e gelinmişti. Son nokta da şöyle konmuştu: "İçişleri Bakanımızın istifası kabul edilmemiştir, kendisi görevine devam edecektir." Albayrak için nümunelik kullanılan 'sayın' ve 'bakanımız' ifadeleri, Soylu'dan esirgenmemişti. Soylu'ya övgüde de gayet cömert davranılmıştı.
https://www.karar.com/yazarlar/akif-beki/iki-istifanin-cevaplari-arasindaki-farklar-1587664

 

6-Yıldıray Oğur-Karar
“Esas affedilmez olan”
Bir ülkede bir cumhurbaşkanın damadı 2015’de girdiği siyasette beş yılda nasıl bu kadar güçlü hale gelebildi? Bu gücün nasıl inşa edildiği herkesin bildiği bir sır.Albayrak’a Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yollarını açmak için AK Parti’nin en kıdemli bakanları ve bürokratları yıllar içinde gözlerimizin önünde tasfiye edildiler.Bugün neden AK Parti iktidarlarının değişmez ekonomi bakanı Ali Babacan bir partinin genel başkanı, neden Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Londra’da finansçılık yapıyor ve neden Merkez Bankası başkanı Erdem Başçı Paris’te OECD’de çalışıyor ve tabii ki neden eski Başbakan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bugün bir muhalefet partisi lideri gibi sorularının cevabı bu güç temerküzüyle ilgili. Bu isimler sadece görevlerinden olmadılar Bilderbergçilikle, faiz lobisinin adamı olmakla, Alman ajanlığıyla bile suçlanıp, itibarsızlaştırılmaya çalışıldılar.
https://www.karar.com/yazarlar/yildiray-ogur/esas-affedilmez-olan-1587667

 

7-Yılmaz Özdil-Sözcü
“Asrın damadı ucuz kurtuldu”

Saray damatları hep şen şakrak başladı, hep feci bitirdi.Kayınpederlerinin dokunuşuyla devlette ikbale ulaştılar, kayınpederlerinin eliyle felakete uğradılar.Teee yüz yıldır…Damat Ferit'ten bu yana…Saray kabinesine giren ilk damat, Berat Albayrak'tı.Yüz yıl aradan sonra, kelimenin tam manasıyla “asrın damadı”ydı.Bence yatsın kalksın Cumhuriyet'e dua etsin, ucuz kurtuldu!
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/yilmaz-ozdil/asrin-damadi-ucuz-kurtuldu-6120188/

 

8-Kurtuluş Tayiz-Akşam
“Türkiye-Rusya ittifakı daha da güçlendi”

Ermenistan-Azerbaycan anlaşması, Türkiye ve Rusya arasında işbirliği ve ortaklığın daha üst bir seviyeye taşınacağının göstergesidir. İki ülke, Suriye ve diğer konu başlıklarında ihtilafları hızla azaltacak, ortak hareket alanlarını genişletecektir. Muhalefetin çizdiği karamsar tabloya karşın; Ermenistan’ın teslimiyetiyle sonuçlanan anlaşma, Türkiye’nin bir kez daha bölgesel güç ve küresel aktör olduğunu kanıtlamıştır
https://www.aksam.com.tr/yazarlar/kurtulus-tayiz/turkiye-rusya-ittifaki-daha-da-guclendi/haber-1124763

9-Oral Çalışlar-Posta
“Atatürk’e ilginin yükselişi”

Son olarak merkezinde başörtüsü yasağı olan 28 Şubat post-modern darbesinin mimarı olarak kabul ettikleri güç de Atatürkçülerdi. AK Parti’nin bu “yasakçı Atatürkçülüğe” karşı mağdur muhafazakarları temsil eden siyasi yükselişi, Atatürkçülüğün de ciddi olarak sorgulandığı, eleştirildiği bir yeni dönemin kapısını açtı. Ergenekon operasyonlarının asıl örgütçüsü Fetullahçılar olsa da muhafazakar kamuoyunun büyük kısmı, yazarlar, kanaat önderleri; asker ve sivil Atatürkçü kesime “darbe indirilmesine” destek verdi. Atatürkçü hegemonyayı, ordudan, bürokrasiden büyük ölçüde temizleyince,“yeni bir dünyaya açılabiliriz” hissi oluştu. Ama olmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deyimiyle “kültürel hegemonya” kurulamadı. Hatta yeni muhafazakar ideoloji, gelişmenin önünde bir engele dönüştü. Muhafazakar rüzgarın sönmesi, İslamcılığın krizi, Atatürk’ün simgelediği “muasır medeniyet”e yönelme eğilimini ve laikliği yeniden gündeme taşıdı. 10 Kasım anmalarında son yıllarda gördüğümüz Atatürk vurgusu bu yeni yönelimin kitleselleştiğine, yükselişe geçtiğine işaret ediyor.
https://www.posta.com.tr/yazarlar/oral-calislar/ataturke-ilginin-yukselisi-2286741

 

10-Arslan Bulut-YeniÇağ
“Karabağ galiptir bu yolda mağlup”

Bölgede Rus ve Türk askerlerden oluşan bir denetim merkezi de oluşturulacağı söyleniyor ama bunun pek bir önemi yok. Çünkü Barış Gücü, Rus askerlerinden oluşacak!'Nahçıvan ile Azerbaycan'ın Ermenistan sınırları içinden geçen karayoluyla birbirine bağlanması ekonomik açıdan bir kazanç gibi görülebilir ama siyasi bakımdan değil... Çünkü yolun kontrolünü Rus askerleri yapacak! Türk Dünyası'nın karayolu bağlantısı, Rus kontrolünde olacak.
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/karabag-galiptir-bu-yolda-maglup-57390yy.htm

 

11-Arslan Tekin-YeniÇağ
“Putin durun dedi ama”

Paşinyan neden tükendikleri ve neden Putin'in uzattığı kâğıdı imzaladığını, ordu komutanlarını da yanına alıp ekranlarda halkına anlatabilmeliydi. Anlatamadı. Gizlenmeyi tercih etti.Yenilginin kabul edildiğini duyan Ermeniler, Erivan'da gece yarısı başbakanlık binasını bastılar. Paşinyan'ın makamını dağıttılar. Paşinyan bu baskından sonra ettiği "Bugün Başbakanlığa saldıranlar arasında eski hükümetin kriminalleri var. Bu malları, bunların babaları halktan çaldı, ordudan çaldı, çocuklarımızdan çaldı. Cephede savaşan askerin iç çamaşırını çaldı." sözleri ülkenin çöküşünün bir başka itirafı. Putin, Paşinyan için de bir "iyilik" düşünmüştür. Moskova'da iki göz bir lojman tahsis edecektir muhakkak!İleride Ermenistan'a el uzatacak olan da Türkiye'dir. Yeter ki antlaşmalara uysunlar.
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/putin-durun-dedi-ama-57391yy.htm

 

12-Fikret Bila-T24
“Atatürk’e sevgi azalmıyor artıyor”
21. yüzyılın ilk çeyreğinin sonuna yaklaşırken, dünya bilimde, teknolojide devrim sayılacak sıçramalar yaparken, Türkiye, eğitimini, üniversitelerini dini bilimin önüne koyan bir yapıya teslim ediyor.Bu Türkiye, Atatürk'ün tahayyül ettiği Türkiye değil.Bu tablo Atatürk'e olan sevgiyi ve özlemi artırıyor.
https://t24.com.tr/yazarlar/fikret-bila/ataturk-e-sevgi-azalmiyor-artiyor,28648