Köşe Yazıları Yorumsuz - 1 Temmuz 2020 Çarşamba

1 TEMMUZ 2020, ÇARŞAMBA
KÖŞE YAZILARI

 

 

1-Yalçın Bayer- Hürriyet
“CHP Genel Merkezinde işler karışık, kongrelerini kaybettiler ama kurultay istiyorlar”

 

İKİSİ de şikâyetçi... İkisi de parlamenter rejimi istiyor... Sayın Abdullah Gül, Sayın Ahmet Davutoğlu, zamanında konuşsaydınız Türkiye başka yerde olurdu. Sayenizde atı alan Üsküdar’ı geçti.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/yalcin-bayer/chp-genel-merkezinde-isler-karisik-kongrelerini-kaybettiler-ama-kurultay-istiyorlar-41554154


 
2-Hilal Kaplan-Sabah
“Canan Hanım ağzından kaçırmasaydı”

 

Bir video dolaşıyor. Başkan Erdoğan'ın, daha başbakan olmadan önceki bir televizyon röportajındaki sözleri cımbızlanıp sadece şu kısım veriliyor: "Eşcinsellerin de kendi hak ve özgürlükleri çerçevesinde yasal güvence altına alınması şart."
Bu sözler üzerinden Erdoğan, sanki eşcinsel evlilikleri savunmuş gibi yansıtılıyor. Bunun doğru olmadığını anlamak için Erdoğan'ın başbakanseçildiğini hatırlamak yeterli. Zira bunu savunan birisinin Türkiye'de, hele 2002'de başbakan seçilme ihtimali yoktu.
Peki ne demiş Erdoğan, o cümlenin devamında: "Zaman zaman bazı televizyon ekranlarında onların da muhatap oldukları muameleleri insani bulmuyoruz."
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/hilalkaplan/2020/07/01/canan-hanim-agzindan-kacirmasaydi


 
3-Kerem Alkin- Sabah
“Kuşak Yol ve Libya”

 

Hindistan Hükümeti, dün aldığı bir kararla, kısa video uygulaması TikTok, e-ticaret devi Alibaba'nın UC Web, WeChat gibi, Çin menşeli 58 uygulamayı yasakladı. Dünyanın en kalabalık ülkesi unvanını çoktan Çin'in elinden almış olan Hindistan'da satılan cep telefonları ve mobil uygulamalar Çin şirketleri için inanılmaz bir pazar. Bu nedenle, Çinli şirketler için oldukça yüklü bir gelir kaybı olmasının yanı sıra, 'Kuşak-Yol' projesinin geleceği açısından da denklem karışmış gözüküyor.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/kerem-alkin/2020/07/01/kusak-yol-ve-libya

 

 

4-Dilek Güngör- Sabah
“Stratejik sektörlere devlet eli değsin”

 

Bana göre, makas değişikliğinin zamanı geldi.
Ki, buna ilişkin ilk emare de Türkiye Varlık Fonu'nun Turkcell operasyonuyla görüldü. Devlet telekomünikasyon gibi son derece stratejik bir sektörde yıllardır kangren haline gelen bir sorunu çözdü. Turkcell operasyonuna sadece yönetim problemi olarak da bakmamak gerekir. Rekabetçiliği engelleyen 5G, fiber altyapısı vb gibi birçok problemin çözümüne de bu operasyon fayda sağlayacaktır.
Bence, Turkcell'deki gibi devletin ülkeye stratejik fayda sağlayacak başka alanlara da nüfuz etmesi gerekir.
Ki, buna ilişkin ilk emare de Türkiye Varlık Fonu'nun Turkcell operasyonuyla görüldü. Devlet telekomünikasyon gibi son derece stratejik bir sektörde yıllardır kangren haline gelen bir sorunu çözdü. Turkcell operasyonuna sadece yönetim problemi olarak da bakmamak gerekir. Rekabetçiliği engelleyen 5G, fiber altyapısı vb gibi birçok problemin çözümüne de bu operasyon fayda sağlayacaktır.
Bence, Turkcell'deki gibi devletin ülkeye stratejik fayda sağlayacak başka alanlara da nüfuz etmesi gerekir.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/dilek-gungor/2020/07/01/stratejik-sektorlere-devlet-eli-degsin


 
5-Fatih Altaylı- Habertürk
“Bir s-400’e kaç leğen verirler”

 

Türkiye zaten S-400’leri aktive etmiş değil. 
Muhtemelen edeceği de yok. Corona bahanesi ile S-400’ler garaja çekildi ve muhtemelen orada çürüyecekler. Peki kulunuz 19 Mayıs 2019 günü yani 14 ay önce ne yazmış hatırlıyor musunuz? 
“S-400’ler muhtemelen Türkiye’ye getirilmez, getirilirse de bir depoya kaldırılır ve orada çürür” demişim. 
Bugün galiba o noktaya geldiğimiz aşikar hale geldi. Amerika ise “Bize satın” diyormuş. 
“Yok birader, biraz beklesin eskiciye vereceğiz. Yerine ya mandal alırız ya leğen.”
https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2729903-ne-zaman-adam-oluruz


 
6-Abdurrahman Yıldırım- Habertürk
“Türklerin altınla oyunu”

 

Küresel kriz sonrasında Türkiye’nin hurda altın satışları cari dengeye pozitif katkı yapmıştı. Hatta aylık bazda İsviçre en çok ihracat yaptığımız ülke olmuştu.
Şimdi ise ithal ediyoruz. Eğer bu yatırım amaçlıysa bir süre sonra ihraç da edebiliriz. Önemli olan hangi fiyattan aldığımız ve hangi fiyattan sattığımızdır. Geçmişteki altın ticareti Türkiye açısından oldukça karlıydı.
Bu kez de böyle olacağının garantisi yok. Ancak geçmişte altın ve döviz ticaretini iyi bildiğimizi ispatladık. Yeniden aynı oyunu oynuyorsak yine kazanabiliriz.
Şimdi ise ithal ediyoruz. Eğer bu yatırım amaçlıysa bir süre sonra ihraç da edebiliriz. Önemli olan hangi fiyattan aldığımız ve hangi fiyattan sattığımızdır. Geçmişteki altın ticareti Türkiye açısından oldukça karlıydı.
Bu kez de böyle olacağının garantisi yok. Ancak geçmişte altın ve döviz ticaretini iyi bildiğimizi ispatladık. Yeniden aynı oyunu oynuyorsak yine kazanabiliriz.
https://www.haberturk.com/yazarlar/abdurrahman-yildirim-1018/2729811-turklerin-altinla-oyunu

 


7-Cüneyt Başaran-Habertürk
“Asya Karışıyor”

 

Ancak ekonomik olarak yakalanan bu başarı Çin’in başını döndürmüşe benziyor. Çin, uluslararası arenada, özellikle Covid-19 sonrasında ciddi bir prestij kaybı yaşıyor. Henüz Wuhan çıkışlı virüsün yaralarını sarılamamışken dünya kamuoyu Hong Kong’ta, Himalaya tepelerinde, Güney Çin Denizi’ndeki Senkaku Adaları'nda, Tayvan seçimlerinde ya da Avusturalya'nın maruz kaldığı siber atakta Pekin’i görüyor hatta en sert haliyle açıklamalarını dinliyor.Dünya tarihi küresel liderlik yarışında, ekonomik başarının tek başına yeterli olmadığını ve bu yarışta ülkelerin yerinin tayini için uluslararası ilişkilerin ve diplomasinin de en az ekonomi ve askeri güç kadar önemli olduğunu defaatle göstermiştir.
https://www.haberturk.com/yazarlar/cuneyt-basaran/2729926-asya-kayniyor

 


8-Ergün Yıldırım- Yenişafak
“Eşcinsellik değerlerin yıkılmasıyla doğan patolojidir”

 

Gey ve lezbiyenlerle ilgili araştırmalar ürkütücü veriler sunuyor. 1990 yılından itibaren her genç kadınlar arasında en az bir kadınla lezbiyen ilişkisi 3 misline çıkmış. Erkeklerde de geylik aynı orana sahip. 2009’da %4.5 olan erkek erkeğe eşcinsel ilişki 2016’da %8.3’e yükselmiş. Kadınlarda aynı oran %10.2’den %14.1’e gelmişti. Bu veriler “eşcinsellik doğuştandır” tezini tamamen yıkıyor. Peki o zaman bunu çoğaltan asıl sebepler ve mecralar nelerdir? İnternet Nesli kitabının yazarı Jean Twenge, bunu cep telefonun yaygınlaşmasına bağlıyor. Kimi araştırmacılar da internet ve sosyal medyanın artan etkisine işaret ediyor. Bu yeni mecralar her çeşit kötülük propagandalara insanın daha fazla açık hale getiriyor. Kötülüğün propagandasına ve bilgisine daha fazla maruz bırakıyor
https://www.yenisafak.com/yazarlar/ergunyildirim/escinsellik-degerlerin-yikilmasiyla-dogan-patolojidir-2055550


 
9- Taha Akyol, Akif Beki, Mehmet Ocaktan, Yıldıray Oğur, Yusuf Ziya Cömert, Elif Çakır, İbrahim Kahveci (KARAR)

 

Karar yazarlarının büyük kısmı bugün Şehir Üniversitesi’nin kapatılması ile ilgili yazmışlar.
https://www.karar.com/yazarlar/#tumu


 
10-Emin Çölaşan- Sözcü
“Metin Feyzioğlu gerçekleri”

 

Bu yaşa gelmiş, hayat deneyimi kazanmış olması gereken bir hukuk adamı…
Nasıl olur da böylesine bir döneklik sergiler…
Nasıl olur da düne kadar eleştirdiği bir iktidara böylesine yakınlaşıp yamanmaya, gölgesine sığınmaya kalkışır!..Hem de yargı, hukuk adına falan değil, sırf kendi paçasını bir dönem daha kurtarabilmek uğruna.Onu kim yıprattı, kimler bu duruma düşürdü?Sadece kendisi!Bir sürü ata oynadı ama hiçbirine binemeden yere düştü!
İnşallah günün birinde hayallerine kavuşur, AKP'nin Cumhurbaşkanı (!) olamasa bile CHP'nin Genel Başkanı (!), o da olmazsa iktidarın Adalet Bakanı olur!
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/emin-colasan/metin-feyzioglu-gercekleri-5904012/

 

 

11- Rahmi Turan- Sözcü
“Umudun çöküşü”

 

Hal böyleyken, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ne yapıyor?
Eskiden Atatürk devrimlerini, Cumhuriyet ilkelerini ve bağımsız hukuku savunan Metin Feyzioğlu müthiş bir dönüş içinde birden iktidar yanlısı oldu…
Eski Metin Feyzioğlu ile bugün sırtını Saray'a dayayan Metin Feyzioğlu arasında Kuzey Kutbu ile Güney Kutbu kadar fark vardır.
Bu 180 derece dönüş (ya da düşüş) neden?
Metin Feyzioğlu'na güvenenler, onu ülkede önemli bir lider olarak görmek isteyenler, neden hüsrana uğradı?Feyzioğlu neden inanılmaz bir manevra ile iktidara yanaştı, Saray'ın adamı oldu?
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/rahmi-turan/umudun-cokusu-5904037/

 

 

12- Cem Gürdeniz- Cumhuriyet
“Kabotaj ve mavi vatan”

 

Üzülerek ifade etmeliyim ki, Türkiye’de hiçbir siyasi partinin programında halkın denizcileştirilmesi bugüne kadar yer almamıştır. 
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/olaylar-ve-gorusler/kabotaj-ve-mavi-vatan-cem-gurdeniz-1748618

 

 

13-Murat İde- Yeniçağ
“Ne değişti ayol”

 

Dindar nesil yetiştireceğiz" iddiasıyla, LGBT yürüyüşünün önünü açan iktidar oldukları gerçeği arasındaki tezatı bile hiç dert etmezler..Bu kadar taklacı bir tavrı yüzlerine vurdun diye seni dert ederler.."E bu kadar yazdın, bu yürüyüşle ilgili senin fikrin ne?" dediğinizi duyar gibiyim..Hiç fikrim yok..Bir başka deyişle, 'Gazeteci' kimliğim dışında zerre ilgilenmiyorum..Ama bu soruyu sorun..12 yıl yürütüp, 13'üncü yılda oturtanlara sorun..İktidarlarının ilk 12 yılında "L-azım G-elen B-ir T-antana"yı, bugün niye bu kadar mesele ediyorlar, sorun..Emin olun öyle bir anlatırlar ki, masadan, 2003'ten itibaren o yürüyüşe izin verenin de rahmetli İsmet Paşa olduğuna inanır, öyle kalkarsınız..O derece, 'Lezzetli Görünen Bir Tantana' yaparlar yani..
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/ne-degisti-ayol-56157yy.htm

 

 

14-Abdurrahman Dilipak- Yeniakit
“Temsilde adalet yönetimde istikrar”

 

80 Barodan 50’si, değişikliğe karşı. Bana kalırsa mutlaka bu sistem değişmeli. Tabii gelen gideni aratmamalı ama değişmeli. Yönetim, daha demokratik, daha adil diyor. Ama eski Baro’cular, birden fazla Baro fikrine karşı çıkıyor. Herkes kendi pozisyonunun güçlendirmek istiyor bu arada. Evet bu sistem adil değil. Ama yerine getireceğimizin adil olacağından nasıl emin olabiliriz endişesini yaşıyor insanlar. Başkanlık sisteminde beklenenler olmadı. İnsanlara güven vermek, burada aradığımız adaleti diğer kurumlar, kendi örgütlerimiz içinde de göstermemiz gerek.. Keşke hepimiz ortak bir kelimeye gelsek. Hak’kın ölçüsüne razı olsak. Hakkı, adaleti arasak. Yoksa işin bereketi kalkar ve halden hale döner, ama o saadeti bulamayız, bugün olduğu gibi. 
https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/abdurrahman-dilipak/temsilde-adalet-yonetimde-istikrar-32736.html