Suriye’nin güvenliği Avrupa’nın da güvenliğini sağlar

Parti heyetimiz AGİT’in 10-21 Eylül tarihlerinde Polonya’nın başkenti Varşova’da düzenlenen toplantısına katıldı

Tarih:

1/2
2/2

AGİT’in (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) 10-21 Eylül tarihlerinde Polonya’nın başkenti Varşova’da düzenlenen toplantısına ABD’den Kazakistan’a, Fas’tan Norveç’e 1800 kurum temsilcisi ve üye olan 57 ülkenin hükümet temsilcileri katıldı. Toplantıda Türkiye’yi Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Koray ve Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu Üyesi Beyhan Yıldırım temsil etti. Oturumlarda insan hakları bağlamında Avrupa’nın güvenliğini ve istikrarını tehlikeye sokan konular ele alındı.


Mülteci ve göç sorunu, ayrımcılık ve ırkçılık gibi temel sorunların yanı sıra AGİT toplantısında, demokratik kurumlardan hükümetlere yöneltilen eleştiriler ile hükümetler arası eleştiriler ve ithamlar gündeme geldi. Toplantılarda göç sorunsalında ABD’li kurumların İslamiyet’i hedef alması dikkat ve tepki çekti.

 


Avrupa, İslam Düşmanlığıyla Bir yere Varamaz!


Toplantıların göç konulu gündem maddesinde Amerika’nın İslam karşıtı tezlerine yanıt veren Berlin merkezli Türk-Alman Toplumu adına konuşma yapan Vatan Partisi Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım şu açıklamalarda bulundu:


“İslam, Avrupa’yı kuşatan göç ve entegrasyon sorunlarının ana gündemini oluşturmaya devam edecek. Çünkü emperyalizmin varlığı göz ardı ediliyor. Eğer savaşların temel sebebini, güç ve kaynakların genel dengesizliğini, yani emperyalizmi görmezden gelirsek, İslam Avrupa’da göç ve katılım mücadelesinin merkezinde görünür.”


Yıldırım sözlerine şöyle devam etti:


“Bugün Avrupa’da 50 milyon Müslüman yaşıyor. Avrupa Birliği’nde ise 25 milyon. Orada yaşayan Müslümanlar Avrupa’nın ekonomik problemlerini aşmasında çok önemli roller üstlendiler ve hala da üstlenmeye devam ediyorlar. Dolayısıyla Avrupa’nın şehir merkezlerinde İslam’ın tarihsel ve güncel rolünün keşfedilmesi, anlaşılması ve sorunun çözülmesi sadece insanı bakış açısı için değil, aynı zamanda Avrupa’nın istikrar, refah ve barışı için de gerekli. Bunu sağlayabilecek en önemli kuvvetlerden biri de Türkiye. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk’ün tarihsel mirasına dayanan laik Türkiye Cumhuriyeti, İslam ülkeleri üzerinde önemli bir etkiye sahip. Bu etkiyi değerlendirmek ve doğru yönlendirebilmek için Türkiye ve Avrupa’nın işbirliği büyük önem taşıyor. ”

 


Suriye’nin Güvenliği Avrupa’nın da Güvenliğini Sağlar

 

Görev Vakfı adına AGİT’in uluslararası çalıştayına katılan Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Semih Koray ise, insan kaçakçılığı ve mülteci sorunsalı konulu oturumdaki konuşmasında Suriye krizine yer verdi. Koray şu açıklamalarda bulundu:


“Bugün insan kaçakçılığının, göç sorunlarının, mültecilerin maruz kaldığı insanlık dışı sorunların en çarpıcı haline Suriye’de şahit oluyoruz. Ve bu sorunların insanlığın kolektif haklarıyla ne kadar yakından ilgili olduğunu biliyoruz. Bu açıdan Suriye’deki olaylar iki şekilde sonuçlanabilir: 1. Suriye’nin toprak bütünlüğü Suriye Hükümeti tarafından sağlanır, tüm ayrılıkçı, gerici terör örgütleri zor gücüyle temizlenir ve Suriye Hükümeti, Suriye’nin hakim gücü olur. 2. Suriye’deki kaotik durum daha da kötüye gider, terör örgütleri faaliyetlerine devam eder ve tüm Avrupa’nın güvenliği için ciddi bir tehdit oluşturur.


Çünkü günümüzde terör 19. Yüzyıldan farklı. Bugün hiçbir terör örgütü, dünyanın büyük güçlerinin desteği olmadan ayakta kalamaz. Dolayısıyla Avrupa’da güvenliğin pekiştirilmesinin ön koşulu Suriye’deki terör örgütlerine dışarıdan giden her türlü yardımın kesilmesinden geçmektedir. Bu açıdan Astana süreci çok kritik. Astana süreci Suriye’de ve bölgede barışın ve sürdürülebilir istikrarın yeniden kurulmasını hedefliyor. Bu süreci güçlendirmek için Avrupa ülkelerinin de aktif olarak katılımı çok önemli. Özellikle de Türkiye’nin sırtına yüklenen mülteci problemi konusunda, kendi güvenliği için de, sorumluluk alması gerekiyor Avrupa Birliği’nin.”

 


Azerbaycan Hükümeti de AGİT Toplantısında


AGİT toplantısında Azerbaycan Hükümeti adına da bir heyet yer aldı. Hükümet adına söz alan diplomatlar, Ermenistan işgali altındaki Azerbaycan topraklarının, Dağlık Karabağ sorunun çözülmesi gerektiğine işaret ettiler. Azerbaycanlı hükümet yetkilileri Ermenistan’ın Suriye’den gelen mültecileri Karabağ’a yerleştirmelerinin kabul edilemez olduğunu vurguladılar. Yapılan uyarıda, Erivan’ın 20 bin Suriyeli mülteciyi Karabağ’a yerleştirdiği bilgisi paylaşıldı. Diplomatlar, bu hukuk dışı yaklaşımından dolayı da Ermenistan’ın “Kara listeye alınarak toplantılara katılmaması gerektiğini” vurguladılar.