Kars'ın 'efsane başkanı' olarak tanınan eski Belediye Başkanı Tuncay Mutluer, yeniden iş başına geçmeye hazırlanıyor. Vatan Partisi'nden adaylığını koyan Mutluer, "1994 yılında MHP'den aday olduğumda, kimse bu partiden aday adayı dahi olmak istemiyordu. Kars solun kalelerinden biriydi ve MHP'nin Kars'ta aldığı en yüksek oy 450 falandı, 500'ü görmemişti. Biz, 8 bin küsur oyla belediyeyi aldık. Şimdi aynı durumdayız" diyor.
Mutluer, görevi bıraktıktan sonra Kars'ta yaşamaya devam eden tek belediye başkanı. Hâlâ belediye başkanı gibi itibar gördüğü için onur duyuyor. Kentten at arabalarını kaldıran, semt pazarlarını kuran, yaptığı işlerle adını yaşatan bir öncü. Başlıca üzüntü kaynağı ise Vatan Partisi'ni geç keşfetmek... 1994-1999 yılları arasında MHP'den belediye başkanı seçilen ve görev yaptığı yıllarda kente önemli katkılar sunan Tuncay Mutluer ile adaylığını, vaatlerini, siyasetlerini konuştuk.
GAFFAR OKKAN YİNE HALKIN YANINDA
1994-1999 yılları arasında beş yıl belediye başkanlığı yaptınız. 20 yıl sonra tekrar adaysınız. Neden yeniden aday olma gereği duydunuz?
Benim görev yaptığım dönem, şartların çok ağır, gelirin çok az olduğu bir dönemdi. O kısıtlı ve zor şartlara rağmen dönüp baktığımda önemli işler çıkarmışız. Mesela, siz de bilirsiniz, o dönem Kars'taki araç sayısı kadar at arabası vardı. Hem şehri kirletiyordu, hem trafiği felç ediyorlardı. Önünüzde yürüyen bir at arabasının ne yöne döneceğini bilmiyordunuz. İlimizdeki yabancı çalışanlarımız araçlarını trafiğe çıkartamıyordu.
Tek başına belediye olarak nasıl değiştirdiniz? Hiç destek gördünüz mü?
Rahmetle ve saygıyla her daim andığım Şehit Emniyet Müdürümüz Ali Gaffar Okkan, ilimizde görev yapıyordu. O da fikrime destek verince bu sorunu çözdük. O dönem atlarını arabalarını satmakta direnenler, şimdi beni gördükçe teşekkür ediyorlar. Hepsi daha modern araçları yarattılar.
Kaldırımlar işgal altındaydı. İki kasa domates alan, kaldırıma koyuyordu. Semt pazarları yarattık. Şehrin ciğerine nefes doldu. Halk, kendi semtinin pazarını bekledi ve hizmet, kendi mahallesine geldi. Şehir rahatladı. At arabalarından kurtulan şehre bir de sinyalizasyon gerekliydi, onu da yaptık. Trafik düzene girdi, halk aracını garajdan çıkarttı. Halk kenar semtlere yaya gidip geliyordu. Semtlere, dolmuş hattı projesi hazırladık, ama benden sonraki belediye ihalesini yaptı. Yani bu da şehircilik ve çağdaşlık anlamında bizim projemizdi. Yine Kars'ın borsası saydığımız Kazımpaşa Caddesi'ni de araç trafiğine kapatarak Kars'ın Beyoğlu Caddesi diyeceğimiz bir cadde yarattık. Oysa şimdi bu cadde ne yazık ki açık otoparka dönüşmüş...
KOCA BİR KÖYE ÇEVİRDİLER
Yaptıklarınız son dönemde mi bozuldu?
Benden sonra üç ayrı parti, üç ayrı insan yönetti bu şehri. Ama son gelinen nokta yüreğimi sızlatıyor. Belediye çeşitli unsurlarca ele geçirilmiş. Şehir ileri yürüyeceğine geri gitmiş. Çıkarın üniversiteyi içinden, ne kaldı geriye? Koca bir köy! Yol yok, kaldırım, yok, sosyal alan, tesis yok! Şimdi şehirde insan nüfusu kadar köpek dolaşıyor. Belediyeden arı kovanı gibi insan boşalıyor. Ne yapıyorlar, ne ediyorlar, bilmiyorum... Ben bu yüzden hem tecrübem hem 20 yılda edindiğim gözlem ve birikimimle, hem de halkçı ekibimle geri dönmek ve yeniden Kars ile kucaklaşıp bu şehri yaşanır hale getirmek istiyorum.
Neden Vatan Partisi?
Vatan Partisi gerçek vatanseverlerin kalesi ve bunu ispat etti. Ben içine girince ne kadar geç kaldığıma da üzülüyorum şimdi... Partiye katıldığımda Yaşar Okuyanlar, Erol Çakırlar, Hasan Korkmazcanlar, Apo'yu yargılayan Turgut Okyaylar, Hasan Kundakçı paşalar, Saldıray Berkler, daha kimler kimler tanıdım... Ve en önemlisi medyanın perdelediği, çamur atmaya kalktığı, gerçek vatansever Dr. Doğu Perinçek'i tanıdım.
Vatan Partisi ile MHP'yi terazinin iki kefesine koysak...
Her iki partinin de tabanı aynı cephede, vatansever, halkçı, Türkiyeci, ama yönetimlerinde çok fark var, gram ile kilo gibi... Örneğin Vatan Partisi ve Sayın Perinçek sözkonusu vatan olunca hep ön cephededir. Mesela, bu milletin 100 yıldır sırtında kambur gibi duran Ermeni yalanını çöplüğe attı. Sayın Perinçek, Sayın Denktaş, Sayın Mehmet Gül, Sayın Savcı Vural Savaş hapse girme riskini alıp o mahkeme karşısına çıkarken, o partinin genel başkanı neredeydi? Ordu içeri doldurulurken, yanında bir tek Vatan Partililer vardı. Yunan, adalarımızı işgal ederken yine Vatan Partisi en önde savunuyor. Diğeri nerede? Andımız, T.C. yazıları, İstiklal Marşımız, bayrağımız yasaklanırken... Habur rezaleti, Apo'yu idam kararı... Bunların hepsinde Vatan Partisi'nin kararlılığı, azmi ve mücadelesi var. Ben bunca Ülkücünün de bugün Vatan Partisi'nde buluşmasının anlamını buna bağlıyorum.
KARSLILAR CESURDUR
Peki bu durum, sizin de aday olduğunuz bu seçime yansıyacak mı?
Bundan hiç kuşkum yok. Kars halkı vicdanlıdır, cesurdur, olmayanı olduran kararlılığı ve birikimi vardır. Kent tarihimiz de beni doğruluyor. Mevcut durumdan ancak, benim başkanlığımla düzlüğe çıkacaklarına inandıklarını biliyorum. Hata bir kez olur, ikincisi olmaz. Onlar bizden önce bir terazi kurdular ve kararları artık bellidir. Kaldı ki, bu Kars için belki de en kıymetli seçimdir. Bunu Kars halkı biliyor.
Son mesajınız...
Kars halkından bu seçimde duygusal davranmamalarını, her şeyi tartıp, Karsımızın güzel balı gibi olayları iyi süzmelerini istirham ediyorum. Her seçimde kaşınan etnik yaramızı kanatmalarına izin vermesinler. Zulüm hepimize eşit geliyor. Kaldırımlar hepimizin, yol hepimizin. Kar kış herkesi eşit üşütüyor. Sel-dolu kimsenin evini, tarlasını ayırmıyor. Tüm Türkiye'ye gösterelim ve diyelim ki, "Ey yüce millet, biz birleşince oluyormuş." Bu, tüm ülkeye örnek olacaktır ve siyasi partiler de bundan ders çıkaracaktır.
Kars'ı terk etmeyen tek başkan
"Seçimi kaybettikten sonra bu şehirde yaşayan tek belediye başkanı benim. Ben, kötü yönetseydim, usulsüz işlerim olsaydı, ben bu şehirde yürüyebilir miydim? Şu yanlış anlaşılmasın, gidenler kötüydü anlamı çıkmasın. Bu bir tercih meselesidir. Ben Kars'ta kalmayı seçtim. Eşim ve çocuklarım, yakınlarım bu kaldırımlarda başı dik yürürken görevde bir belediye başkanı gibi itibar görüyor, selam alıyor, selam veriyorum. Kahvelerde oturdum, yollarda yürüdüm, herkeste o itibarı gördüm. Çocuklarım ve eşim de öyle, onların başını eğdirecek bir şey yapmadım. Hem onlara hem kendime başı dik yürüyeceğim kaldırımlar yarattım."
'500'ü görmemişlerdi 8 bin oy aldım'
“1994 yılında banka müdürüyken istifa edip MHP'den aday olduğumda, kimse bu partiden aday adayı dahi olmak istemiyordu. Hatta biz Belediye Meclis Üyesi yazmakta zorlanıyorduk. Çünkü Kars solun kalelerinden biriydi ve MHP'nin Kars'ta aldığı en yüksek oy 450 falandı, 500'ü görmemişti. Biz, 8 bin küsur oyla belediyeyi aldık. Şimdi aynı durumdayız.”