"Atatürk’ün yanından ve onun devrimci programından asla ayrılmayacağız!"

Ankara İl Başkanlığımız, Ata’ya Sadakat Yürüyüşü ile, Türk Milletinin iradesini, Atatürk’ün mücadele enerjisiyle buluşturdu

Tarih:

1/4
2/4
3/4
4/4

“10 Kasım’da Tandoğan’a Herşey Vatan Uğruna!” sloganıyla Vatan Partisi Ankara İl Başkanlığı, Atatürk’ümüzün, Türkiye’mizin, Cumhuriyet’imizin öncü partisi olarak, “Ata’ya Sadakat Yürüyüşü” ile, Türk Milleti’nin iradesini, Atatürk’ün mücadele enerjisiyle buluşturdu.

 


‘Türk milletinin Atatürk’e sevgisini, bağlılığını Allame-i Cihan gelse ortadan kaldıramaz!’


Tandoğan’dan Anıtkabir’e süren yürüşte, Vatan Partisi Ankara İl Başkanı Aykut Diş, çoşkulu kalabalığa seslendi. Diş, “ Çok sevgili Atatürk Gençliği, bugün burada bir dünya liderinin huzurunda toplandık. Sabah 8’den itibaren Anıtkabir’e çıkan, bütün yollarda dolaştım. Bütün sokaklara girdim, çıktım. Bütün caddeleri, baktım, gördüm. Türk milletinin Atatürk’e sevgisini, bağlılığını Allame-i Cihan gelse ortadan kaldıramaz. 10 Kasım’ın yas günü değil, mücadele günü olduğunu hep söyledik. Söyemeye de devam edeceğiz. Bunu neden vurguluyoruz? Atatürk, büyük bir devlet adamıydı. Atatürk, büyük bir dava insanıydı. Atatürk, herkesin örnek alması gereken müstesna bir simaydı.

 


‘Atatürk’ün teşkilatçılığı sayesinde Türkiye Cumhuriyeti kuruldu.’


Atatürk, teşkilatçıydı. Atatürk’ün teşkilatçılığı sayesinde Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. 48 tane adam İstanbul Dolmabahçe’den Bandırma Vapuru’na bindi. 28 tane adam, Erzurum’da bir kongre topladı. 34 kişi geldi Sivas’a, Cumhuriyet’in temellerini attı. Milletin, öncü azınlığı Ankara’da, Polatlı’dan düşmanı sürdü. İşte bu yüzden, Atatürk teşkilatçıydı diyoruz ve ‘10 Kasımları yas değil, mücadele günüdür.’ diyoruz.

 


‘Bugün Atatürk’ün teşkilatçı ruhu Vatan Partisi’nde yaşıyor.’


Bugün Atatürk’ün teşkilatçı ruhu Vatan Partisi’nde yaşıyor. O yüzden Vatan Partisi pankartını, bayrağını açtı. Alanlarda yerini aldı. Partisimizin bayrağını hiçbir yerde göstermekten imtina etmeyeceğiz, geri adım atmayacağız. Çünkü Türk Devrimcileri, Belgrad Ormanları’ndan Anadolu’nun o küçük kasabalarına, şehirlerine kadar teşkilatçıydı.

 


‘Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı, birliği ve bütünlüğü her şeyden öncedir.’


Peki o ruhun önümüze koyduğu görevler nelerdir? O ruhun önümüze koyduğu görevlerin başında, Türkiye’nin birliğini, bütünlüğünü sağlamak için ordusuyla, polisiyle, devletiyle, milletiyle dış tehditlere karşı birleşmek geliyor. Bugün Ege’de, Akdeniz’de Türk Devleti’nin varlığına karşı eylemlerde bulunuluyor.


Türk Devleti’nin birliğini, bütünlüğünü, Cumhuriyet’in birliğini, düzenini ortadan kaldırmak hedefiyle eylemlerde bulunuluyor. O eylemleri geçmiş yıllarda sokaklarımızda patlayan bombalarda gördük. Polisimizi, askerimizi hedef alan hain eylemlerde gördük. Üniversiteleri, karıştıran bölücülerin adımlarında gördük. O eylemler devletin ve milletin kararlılığıyla püskürtüldü.


Bugün Atatürk’ü anmak ve anlamak isteyenlerin evvella anlaması gereken şey budur. Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı, birliği ve bütünlüğü her şeyden öncedir.


İkinci görevimiz, Atatürk’ün kurduğu bu laik, demokratik Cumhuriyeti yaşatmaktır. Bunu yaşatmak, ülkemizin karşı karşıya kaldığı ekonomik krizi yenmekten geçer. Atatürk dememiş miydi? ‘Ekonomik Bağımsızlığını elde etmeyen milletler, ayaklar altında kalır’ diye. Atatürk dememiş miydi? ‘Ekonomik bağımsızlık, yeri geldiğinde siyasal bağımsızlıktan üstündür’ diye.

 


‘Türk Milleti, müsterih olsun biz Vatan Partililer burdayız.’


İşte bugün Atatürk’ü anmak ve anlamak isteyenlerin, ekonomik krize karşı örgütlü mücadele etmesi gerekiyor. Türk Milleti, müsterih olsun biz Vatan Partililer burdayız. Atatürk’ün yanından asla ayrılmayacağız. Onun devrimci programından asla ayrılmayacağız.


Türk Milleti’ni o gerici FETÖ’le yan yana getirmek isteyenlere karşı, Türk Milleti’ni o bölücü terör örgütünün ‘sevimli çocuklarıyla’ kaldırmak isteyenlere karşı her zaman uyanık olacağız. Vatan Partililer Türkiye’nin 81 ilinde görev başındadır. Buradadır.


Ulu öndere, devrimci öndere, bütün milletinin ve devlet yetkililerin huzurunda söz veriyoruz:


Rahat uyusun, sağ olsun, var olsun!" dedi.