"Planlı ve köktenci uygulamalar gerekli"

İstanbul İnsancıl Kentler Büromuz, İstanbul'daki şiddetli yağış sonrası oluşan olumsuzluğun neden ve sonuçlarını açıkladı.

Tarih:

İstanbul İnsancıl Kentler Büromuz, iki gün önce şiddetli yağış ile yaşanan olumsuzluğun nedenleri ve çözümüne ilişkin bir basın açıklaması yaptı.

 

İstanbul’un nüfusunun 2013 yılında yapılan nüfus sayımına göre 14 milyon 160 bin 467 olduğuna dikkat çekilen açıklamada “Nüfusun hızla kentlere yığıldığı, köy nüfusunun azaldığının gözlendiği ve bu durumun son 15 yılın sorunu olmadığı aktarıldı. Açıklamada “Son 15 yılda nü- fusun dengeli bir biçimde şehir ve köylerimize dağılmasını teşvik eden genel bir planlamanın yapılmadığını da biliyoruz. Planlamayı göz ardı eden bir anlayışla ülke yönetildiğinde en ufak yağmurda şehirlerimizde ulaşımın durması ve yurttaşlarımızın maddi kayba uğraması doğal sonuç olacaktır” ifadeleri kullanıldı.

 


VATAN’IN ÇÖZÜMLERİ

 

Vatan Partisi’nin sorunlara yönelik çözümlerine işaret edilen açıklamada şöyle denildi:

 

“Vatan Partisi, mevcut düzenin yol açtığı hastalıklı kent yapısını planlı ve köktenci uygulamalarla değiş- tirecek; insanı ve doğayı gözeten, halkçı kent projelerini ve imar planlarını yürürlüğe koyacaktır. Halkı depreme, sele, toprak kaymasına ve yangına karşı korumak için gerekli kentsel dönüşümler gerçekleştirilecektir. Ancak bunu bütüncül bir bakış açısıyla ada bazında gerçekleştireceğiz. Şu anda yapılan uygulamada halk, müteaahitler ile karşı karşıya getirilmektedir. Vatandaşın hak kaybına uğramaması da müteahhitin insafına bı- rakılmış bir durumdur.

 

Havadan para kazanma aracı olan kent rantları halkın kaynağına dönüştürülecektir. Hazine arazileri, kent refahının hizmetine sokulacak ve bütün bu önlemlerle insancıl, sağlıklı, trafik sorunu olmayan, rahat ve uyumlu bir kent yaşamının ve belediye hizmetinin koşulları sağlanacaktır. Verimli tarım topraklarında sanayi kurulmasına ve betonlaşmaya izin verilmeyecek, kentler ve sanayi merkezleri tarıma elverişsiz topraklarda kurulacaktır. Hedef, insan ilişkilerinin zengin ve toplumsal dayanışmanın güçlü olduğu, doğayla iç içe, toplumsal hizmetlerin halka kolayca götürülebildiği, kültür ve sanat hayatı canlı, halkın siyasal hayata katılma olanaklarının geliştiği, doğrudan demokrasi uygulamalarına elverişli, ferah kentler oluşturmaktır.

 

Büyük kentlerde ulaşımı felç eden, her gün milyonlarca saat zaman kaybına ve enerji savurganlığına yol açan, ömür törpüleyen bugünkü ulaşım yapısı de- ğiştirilecek, devletin otomotiv sanayisine yaptığı büyük desteklere son verilecek, toplu taşımacılık, bu arada yeraltı ve yerüstü raylı ulaşım projeleri yapılacaktır.”