Vatan Partisi Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Koray Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarına saldırısıyla ilgili açıklama yayınlayarak şunları söyledi:
Ermenistan’ın 27 Eylül sabahı Azerbaycan’a karşı başlattığı ve sivil yerleşim yerlerini hedef alan saldırıyı şiddetle lanetliyoruz. Şehitlerimiz için başsağlığı, yaralılarımız için de acil şifalar dileriz.
Azerbaycan topraklarını işgali altında tutan Ermenistan, son dönemde Tovuz saldırısından başlayarak savaş kışkırtıcısı olarak ateşe sürülmektedir. Türkiye’nin bu çatışmada kardeş Azerbaycan’ın yanında olduğuna kuşku yoktur. Ama daha da önemlisi, Ermenistan saldırısı, aynı zamanda ülkemize karşı düzenlenen tertibin bir parçasıdır. Ermenistan saldırısının ülkemize Doğu Akdeniz’den ABD güdümünde yönlendirilen tehditlerin askeri bir düzleme taşındığı bir dönemde gerçekleşmesi tesadüfi değildir. İç cephemizde yükselen “yaratıcı yıkıcılık” çağrıları da eşzamanlı olarak ortaya çıkmıştır.
BÖLGE ÜLKELERİNİN İNİSİYATİFİ
Vatan Partisi’nin Haziran 2020’de açıkladığı Karadeniz-Akdeniz Barış ve Dostluk Planı, Doğu Akdeniz’den Hazar’a, Karadeniz’den Umman Denizi’ne kadar uzanan bölgeyi tek cephe olarak gören bütüncül bir strateji ve siyasetleri ortaya koymaktadır. Bu plan, Karabağ’ın işgalini de genel olarak bölge ülkeleri, özel olarak da Türkiye ile Rusya arasındaki stratejik ittifakı baltalama amacıyla kullanılabilecek bir sorun olarak belirlediği için, “Ermenistan’ın Azerbaycan toprağı olan Karabağ’daki işgaline son verilmesi için bölge devletleri ağırlıklarını koymalı ve Azerbaycan’ın vatan bütünlüğü sağlanmalıdır” maddesini içermektedir.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Tovuz saldırısının ertesinde Ermenistan’ın yeni yönetiminin “Sorosçuluğu”na dikkati çekmiştir. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Ermenistan işgaline ilişkin ilk kez Rusya’nın işgal edilmiş olan beş bölgenin Azerbaycan’a geri verilmesinden yana olduğunu açıklamıştır.
TUZAKLARI BOŞA ÇIKARACAĞIZ
Bölgemizde “yapma” kabiliyetini yitirmiş olan ABD, güdümündeki bütün güçleri “yıkıcılık” amacıyla sahaya sürmektedir. Mavi Vatan mücadelemizde de, Libya ve Suriye’nin toprak bütünlüklerinin sağlanmasında da, Azerbaycan’ın vatan bütünlüğü mücadelesinde de, bu yıkıcılığın panzehri, ana eksenini Türkiye ve Rusya’nın oluşturduğu bölge ülkeleri arasındaki stratejik ittifakın güçlendirilmesidir. Ermenistan saldırısı dahil ABD’nin attığı bütün adımlar da, bu ittifakın parçalanması amacını gütmektedir. Ama ülkemiz de, bölgemiz de, kurulan tuzakları boşa çıkarmayı sağlayacak mücadele deneyimine ve devlet aklına sahiptir.