Vatan Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Doğu Perinçek, İstanbul’da ikamet ettiği evde mal varlığını açıkladı ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Doğu Perinçek’in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekildedir:
“EN BÜYÜK MAL VARLIĞIM ABİDİN DİNO’NUN TABLOSU”
“Değerli basın mensupları, Hz. Muhammet’in çok güzel bir söz var ‘Yöneticileri fakir ölen milletler zengin olur, yöneticileri zengin ölen milletler fakir olur’ diye, yani yöneticiler kendi kasalarını doldurmak için değil, halkının zengin olması için çabalar. Mustafa Kemal Atatürk bütün hayatını Türk milletinin mücadelesine verdi ve en son vasiyetinde “Benim milletime verecek bir canım var o da helal olsun” demiştir. Biz Hz. Muhammed’i ve büyük devrimci önderimiz Atatürk’ü örnek alıyoruz.
Benim ve ailemin üzerine hiçbir gayrimenkul, taşınmaz malımız-mülkümüz yoktur. Ben bu dünyadan ayrılırken Yunus Emre’nin dediği gibi üryan gelip üryan gideceğim ilkesini edindim kendime. Mutluluk kaynağımız mal-mülk değil; insanlık,sevgi, el ele vermek, paylaşmak, vatanımız için mücadele etmk. Bunlarla mutlu oluyoruz. En kıymetli mal varlığım, Abidin Dino’nun Paris’ten şahsıma yolladığı Namık Kemal portresidir. Bir de Fikret Otyam’ın tablosu ve bizlere emanet ettiği keçileridir.”
“TÜRKİYE ŞU AN ABD’NİN DÜŞMAN TANIMI İÇİNDEDİR”
ABD senatosunun Türkiye’ye silah satışı ile ilgili aldığı karar sorusuna Doğu Perinçek şunları vurguladı:
“Genel Başkan Yardımcımız E. Tümgeneral Beyazıt Karataş açıkça ‘silah ambargosu başlangıcıdır’ bu demiştir. Biz de aynı düşünüyoruz. Hükümet çok zayıf, cılız bir karşılık verdi buna. Biz hükümet olursak ülkemizdeki ABD üslerine hızlı bir şekilde el koyacağız. Bu basit bir silah ambargosu değil. Daha 19-29 Mart arasında 10 gün ABD, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs bir askeri tatbikat yaptı. Bu doğrudan doğruya bizi hedef alıyor. Amerikan 6.filosu namlularını direkt bize yöneltmiş durumda. ABD sadece FETÖ ve PKK ile değil Doğu Akdeniz’de de İsrail ile birlikte bize doğrudan namlu uzatmış durumda. Bizim mavi vatanımızın doğal kaynaklarına da göz dikmiş durumda. Türkiye şu an ABD’nin düşman tanımı içindedir. Tehdidi net olarak saptamamız lazım. Bu tatbikatlar boşuna yapılmıyor. Tiyatro’da meşhur bir söz var ya, sahne başında asılı bir silah varsa kesin kullanılır diye. Doğu Akdeniz ve Ege’de ABD tehdidi altındayız, ABD ile karşı karşıyayız. Bundan korkmuyoruz. Barzani’nin 2. İsrail girişiminde ABD’nin peşmergeleri ellerinde silahları atarak kaçtı. Türkiye, İran, Irak ve Rusya ile beraber sağlandı bu. Bölge ülkeleri ile ilişkilerde Vatan Partisi’nin tarihi bir rolü olmuştur. Dolayısıyla ABD’den korkmuyoruz, yeter ki doğru ittifakları kuralım. Karşımızda ABD ve İsrail duramaz. Bugünkü hükümet hala bocalama içerisinde, doğru siyasetleri uygulayamıyorlar. Biz artık NATO üyesi falan değiliz. NATO bizi aforoz etmiş, o yüzden hala “Biz NATO ülkesiyiz, ABD’nin müttefikiyiz” diyen Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıklamaları talihsizdir.
“TÜRKİYE BURADAN VATAN PARTİSİ İKTİDARI İLE ÇIKACAKTIR”
“Bakın burada ülkemizde hiç konuşulmayan bir şeyi konuştuk, ABD’nin Akdeniz’de yaptığı tatbikatı. Türkiye’nin başında önümüzdeki süreçte ABD’ye karşı en net tavır alan en dirayetli duran parti olacaktır. Vatan Partisi’dir bunun adı.
Türkiye’de bizim dışımızdaki bütün partiler sıcak para duasına çıktılar, yağmur duası gibi. Amerika’nın dayattığı ekonomi iflas etti. Atatürk’ün ekonomisi tekrar önümüzde tek seçenek olarak duruyor. 1930-40 arası bizim ekonomimiz dünyanın en çok büyüyen 2 ekonomisinden biri. Üreten ekonomi, kalkınma planları yapan karma ekonomi. Onun için hem güvenlik konusunda hem de ekonomik sorunlarda biricik seçenek var, Atatürk modeli ve onu uygulayacak olan Vatan Partisi.”